KONU DOĞAN BABACAN OLUNCA..!!
GÜLE GÜLE BABACAN
1955 yılında hakemliğe başladı. 1969 yılında FIFA kokartı taktı ve 1978 yılında Fenerbahçe – Trabzonspor arasındaki Cumhurbaşkanlığı Kupası müsabakasını yöneterek hakemliği bıraktı.
1970 Meksika Dünya Kupasında futbolda ilk defa sarı ve kırmızı kart uygulamasına başlandı. Ancak o Dünya Kupasındaki müsabakalarda oyunculara hiçbir kırmızı kart gösterilmedi.
Babacan’ı Dünya Futbol Arenasına tanıtan olay ise 1974 Dünya Kupası idi. Şöyle ki ;
Batı Almanya – Şili müsabakasında Şili’li futbolcu Carlos’un Alman futbolcusu Vogts’a yaptığı faul nedeniyle Dünya Kupalarında ilk kırmızı kart gösteren hakem olmasıydı.
Kart gösteriş tekniğiyle de UEFA ve FIFA hakem kurslarında ders olarak (örnek) gösterilerek aylarca dünya spor televizyonlarının gündemini oluşturdu.
Oyuncuya kırmızı kartını gösterinceye kadar onun kim olduğu, hangi ülkeyi temsil ettiğini fazlaca kimse bilmiyordu. Hatta kendi ülkesinin basın ve yayınında dahi onu tanıtıcı ve onurlandırıcı yeterli haber yoktu. Biz onu ülke olarak o gün tanıdık ve o gün bir Türk olarak onunla gururlandık. Ve bir Türk hakeminin bir Dünya Kupası müsabakasında görev almasının ne anlama geldiğini ancak o gün anladık.
Babacan’ın o müsabakayı yönetinceye kadar ne gibi zorluklarla ve sıkıntılarla karşılaştığını hakem olan herkes iyi bilir. Ülkesi Federasyonunun çok yüzlü ve egosu şişik insanları tarafından 2 defa işinden çıkartılmasına rağmen dostları ve sevenleri sayesinde 26 yıldır TFF’de çalışan sayın Babacan, Sayın Federasyon Başkanımız Yıldırım Demirören’in ve sayın MHK Başkanı Yusuf Namoğlu’nun devam et ısrarlarına rağmen bu ay sonu itibariyle kendi isteğiyle TFF’deki görevinden ayrıldı.
(Özellikle belirtmek isterim ki , Sn. Federasyon Başkanımızın rahmetli Orhan Saka ile sayın Babacan’a sevgilerini ve ilgilerini hiç eksik etmediğini ve her zorlukta yanlarında olduğunu bilenlerdenim)
Sayın Babacan , Türk hakemliğine hakkını helal et. Eğitimci ve kurul başkanı olarak Türk hakemliğine ömrünü verdin. Bize hep yol gösterici ve ışık oldun. Ahmet Çakar ve Cüneyt Çakır’a yol haritasını çizmelerine yardımcı oldun. Beyefendiliğin, nezaketin, saygınlığın ve gösterişten uzak davranışlarınla gönüllerimizde taht kurdun. Biliyoruz ki, insanlar tarih olanlar ve tarih yazanlar diye ikiye ayrılır. Sen tarih yazdın sayın Babacan. Gösteriş üzerine kurulmuş bir dünyayı elinin tersiyle ittin. Yaşamında ; en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymayı ilke edindin. Hayatın insana kiralandığını bilerek geçici şöhret ve değerlere olanak tanımadan yaşadın. Yalnızlığı taşıyacak donanıma sahip olarak hep kenarda durmayı yeğledin ve kendine yetmesini bildin.
Güle güle Babacan.
Allah sağlık verdikçe haftalık rutin telefon konuşmalarımız devam edecektir. Ellerinizden öper, Sayın eşinizle birlikte sizlere sağlıklı günler dilerim. Saygılarımla.
Hamdi KUTVAL
Hamdi KUTVAL Abimiz, Türk Hakemliğinin ve Gözlemciliğinin duygularına Tercüman oldu...
TFFHGD YÖNETİM KURULU...